ABDÜLKÂHİR el-CÜRCÂNÎ
Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Ortaçağ’ın önemli kültür merkezlerinden biri olan Cürcân’da doğdu ve bütün hayatını orada geçirdi. Arap dil bilgisini, meşhur âlim Ebû Ali el-Fârisî’nin yeğeni ve talebesi Ebü’l-Hüseyin Muhammed b. Hasan el-Fârisî’den okudu. Ayrıca, Kadı Ebü’l-Hasan Ali b. Abdülazîz el-Cürcânî’den de ders aldığı rivayet edilmektedir. Tahsilini bitirdikten sonra Cürcân’da ders vermeye başlayınca şöhreti kısa zamanda yayıldı. Ondan ders okumak isteyen ilim meraklıları Cürcân’a akın etmeye başladılar. İran asıllı olmasına rağmen hiçbir eserini Farsça yazmadı. Selçuklu Veziri Nizâmülmülk başta olmak üzere ileri gelen birçok kimseye kasideler yazdıysa da onlardan beklediği ilgiyi göremedi. Rahat bir hayat sürmediği, bundan dolayı da karamsar ve insanlara karşı kötümser olduğu şiirlerinden anlaşılmaktadır. Büyük ihtimalle 471 (1078-79) yılında Cürcân’da vefat etti. Abdülkāhir el-Cürcânî’nin, dilin bütün inceliklerine vâkıf bulunması ve özellikle nahvi bir “Arap mantığı” niteliğinde ele alması sebebiyle “İmâmü’n-nühât” (büyük dil bilgini) diye tanınmıştır.
Başlıca Eserleri: 1. Esrârü’l-Belâga 2. Delâilü’l-İ‘câz 3. el-‘Avâmilü’l-Mie 4. er-Risâletü’ş-Şâfiye 5. Kitâbü’l-Cümel
Delâilü’l-İ‘câz: Sözdizimi ve Anlambilim, 2015 yılında Başkanlığımız tarafından yayımlanmıştır.
(Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’nden özetlenerek alınmıştır.)